Çocuk işçiliği ile mücadelede herkesin ve her kurumun sorumluk taşıdığını vurgulayan Başkan Hersek, konuya ilişkin verileri de paylaştı. Çocuk işçiliğine sebep olan durumların önüne geçilmesinin büyük önem taşıdığını belirten Başkan Hersek, “Çocuk işçiliğiyle mücadelede bireylerin ve kurumların sorumluluklarını hatırlatan, farkındalık açısından son derece önemli bir gün. Birçok boyutu olan bu sorunla hep birlikte, kararlılıkla mücadele etmemiz gerekiyor” dedi.
"Emek Sömürüsü"
Görmezden gelinen etkenlerin bu durumu derinleştirdiğini ifade eden Başkan Hersek, “Yoksulluk, göç, eğitime erişimdeki kısıtlılık, işsizlik, mevzuattaki eksiklik ve uyumsuzluklar, denetimsizlik ile ucuz iş gücü talebi; çocuk işçiliğini büyüten temel etkenlerdir. Çocukların yaşıtlarıyla birlikte büyüme, eğitim hakkından yararlanma, dengeli beslenme gibi temel ihtiyaçlardan mahrum kalması, piyasanın çocuk emeği üzerindeki sömürüsünü daha da derinleştirmiştir” şeklinde konuştu.
"Ekonomik Kriz"
Çocuk işçiliğin üzerinde ekonominin de büyük etkisinin olduğunu vurgulayan Başkan Hersek, “Ekonomik kriz nedeniyle sağlıktan beslenmeye birçok alanda zorluk yaşayan çocuklarımız, eğitim sistemindeki sorunlar nedeniyle okulda olmaları gereken yaşlarda ağır koşullarda çalışmak zorunda kalmaktadır. 2020 yılında yüzde 16,2 olan 15-17 yaş grubundaki çocukların iş gücüne katılım oranı, 2024’te yüzde 24,9’a yükselmiştir. MESEM (Mesleki Eğitim Merkezleri) kapsamında çalışmaya başlayan çocuklar da dahil edildiğinde, toplam çocuk işçi sayısı 1 milyon 474 bine ulaşmaktadır. Aynı zamanda, çocuklarımız ortaöğretim seviyesinden itibaren eğitim sisteminin dışına çıkmaktadır. 2023-2024 eğitim öğretim döneminde okullaşma oranları: İlkokulda (1-4. sınıf): yüzde 95, Ortaokulda (5-8. sınıf): yüzde 91,5y, Ortaöğretimde (9-12. sınıf): yüzde 88. Bu veriler, özellikle lise çağındaki çocukların eğitimden uzaklaştığını göstermektedir” açıklamalarını dile getirdi.
Rakamlarla Çocuk İşçiliği
Çocuk işçiliğine dair verileri paylaşan Başkan Hersek, “İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin Çocuk İş Cinayetleri Raporuna göre: 2013-2024 yılları arasında; 0-14 yaş arası çocuk işçi ölümleri: 256, 15-17 yaş arası çocuk işçi ölümleri: 486, Toplam çocuk işçi ölümü: 742, 2025 yılının ilk dört ayında ise 23 çocuk işçi hayatını kaybetmiştir. Bu ölümlerin; yüzde 54’ü tarım/orman, yüzde 12’si inşaat/yol, yüzde 7’si metal iş kolunda meydana gelmiştir. Tarım sektörü, çocuk işçiliğin en kötü biçimleri arasında yer almakta ve özellikle 5-14 yaş arası çocukların en yoğun çalıştırıldığı alan olarak öne çıkmaktadır. Soframıza gelen yiyeceklerden giydiğimiz kıyafetlere kadar, gündelik hayatımızda çocuk emeğinin izleri vardır” şeklinde konuştu.
"Ne Yapılmalı?"
Çocuk işçiliğinin çözümüne ilişkin konuşan Başkan Hersek, “Ne Yapılmalı? İş Kanunu’nda kapsam dışı bırakılan işler de dâhil edilerek çocuk işçiliğini önleyici, çocukları koruyucu ve destekleyici yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Yasaların uygulanması, işverenlerin denetlenmesi kararlılıkla takip edilmelidir. Çocuk işçiliğine dönüşen MESEM’lerde, 2023-2024 MEB verilerine göre 385.956 öğrenci bulunmaktadır. Maddi yetersizlik içinde olan ailelerin çocukları, bu yolla çalışma hayatına zorla dahil edilmektedir. Meslek liseleri güçlendirilerek, gerçek anlamda bir mesleki eğitim sağlanmalı; çocukların sistem dışına çıkması önlenmelidir. Staj alanları, çocukların fiziksel, ruhsal ve mesleki gelişimine uygun olmalı, bu alanlar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettişleri tarafından düzenli olarak denetlenmelidir. Staj yapılacak iş yerleri, belirlenen kriterlere uygun olmalı; bu kriterleri taşımayan yerler kesinlikle staj merkezi olarak seçilmemelidir. Kurallara uymayan işletmelere etkin yaptırımlar uygulanmalı ve usta öğreticilik belgesi alma koşulları zorlaştırılmalıdır. Her alanda çocuğun üstün yararı gözetilerek ek önlemler alınmalıdır. Unutmayalım ki, her çocuk, kaç yaşında olursa olsun bir bireydir. Çocukluk dönemi, birey olma yolunda karşılaşılan fırsatlar dönemidir. Devletin ve toplumun görevi; bu süreçte çocukların karşılaşabileceği tüm engelleri ortadan kaldırmak ve çocuklara, kendilerini gerçekleştirebilecekleri fırsatları sunmaktır” ifadelerini kaydetti.