Yerel seçimlerde belediye başkanı aday adaylarından olan ve partinin önemli isimlerinden Ünal Başkur seçimlere 1 haftadan az süre kala önemli açıklamalarda bulundu.
"Partimize desteklerimizi esirgemememiz gerekir düşüncesindeyim"
Partilileri Mehmet Siyam Kesimoğlu'na destek olmaya çağıran Başkur; "Aday çokluğundan sonucu tam kestirilemeyen bir seçim süreci! Ve aidiyet sorumluluğumuzun bilinci ile partimizin yanındayız.
31 Mart seçimlerinin,bir yerel seçimden ibaret olmadığı düşüncesini taşımaktayım! Şayet benim Şehrimde ve Ülkemde,karşısında olduğum siyasal anlayış seçimleri kazanır ise; seçim sonuçlarından güç alan egemen anlayışın, anayasa değişiklikleri ile Türkiye Cumhuriyeti’ni farklı ufuklara taşıyacak kaygısını taşımaktayım!!!
Şehrimde; ait olduğum partiye veya adayına küskün seçmen ve partililerimin olduğunun farkındayım. Herkesin kendince haklı gerekçeleri olabilir! Ancak bir şekilde; Ülkemde yaşanılan süreç ve seçim sonrası kurgulanan senaryoları öngörüp, o kişisel kırgınlık, kızgınlık ve de alınganlıklardan vaz geçip, ait olduğumuz Partimize desteklerimizi esirgemememiz gerekir düşüncesindeyim" dedi.
Bu 1999 seçimlerinden farklı olduğunu söyleyerek; Arkadaşlarımız diyor ki; 1999’da kaybedildi,5 yıl sonra yine geriye aldık. Diyorum ki; Arkadaşım bilmen gerekir ki; son 20 yılda siyaset anlayışı bu Ülkede tamamı ile farklılaşmıştır!
Benim Şehrim; doğal kaynakları ve insan kaynağı ile bir cevherdir. Deprem süreci,doğası ve koşulları gereği bir çekim merkezidir. Egemen kimlik çok rahatlık ile Benim Şehrimin insan yapısını değiştirebilir! Ve Bizler; yaşam anlayışımız gereği! Şehrimizde azınlık pozisyonuna düşebiliriz! O yüzden “ İri , Diri ve Birlik” olmak zorundayız…
Elbette Parti içi sorunlarımız var!
Elbette yerel yönetim anlayışına ilişkin eleştirilerimiz var!
Elbette bireysel düşüncelerimizi gerçekleştirememek kökenli kişisel sorunlarımız olabilir!
Ama hiçbir sorun,kalıcı değerlerimizin yok edilmesi sorununun üstünde olamaz! Kişiler geçicidir! Aslolan da kurumsal yapılardır. Aslolan; yarın kaygısı duymadan sosyal yaşam anlayışımızın sürdürülebilirliğidir.
Aidiyet sorumluluğum gereği; kişisel olarak yapabileceklerimi sonuna kadar yaptığım düşüncesindeyim. Zaman geldi onurum kırıldı! Ama asla düşmedim! Zaman geldi hakkım yendi! Ama asla umutsuzluğa kapılmadım! Zaman geldi bedel ödedim! Ama asla yüksünmedim! Zaman geldi bir sürü iftiraya uğradım! Güldüm geçtim!!! Ama asla ve asla Partimden vaz geçmedim. Çünkü O Parti; bana Mustafa Kemal Atatürk’ ün çocuklarıma ve torunlarıma bırakmak üzere emanet ettiği Cumhuriyet Halk Partisidir" ifadelerini kullandı.
"Kırgınlıklarımızı kenara bırakalım"
Başkur sözlerini sonlandırırken; "Kırgınlık ve küskünlüklerimizi bir yana bırakarak, 31 Mart gününde, sorumlu olmanız kimliği nedeniyle,Partimizin yerelde başarısı için mücadeleye çağırıyorum.
Unutmayın! Kaybedersek Kırklareli ve Türkiye kaybedecektir" şeklinde konuştu. (Haber Merkezi)